GönderenKonu: Gazoz adamlığınla şehadet şerbetine hırlama  (Okunma sayısı 176 defa)

iefe66

  • Site Yöneticisi
  • İleti: 840
  • Üyelik Tarihi: 14-09-2011
Gazoz adamlığınla şehadet şerbetine hırlama
Tarih : 30-03-2016 Saat : 09:31

Gazoz adamlığınla şehadet şerbetine hırlama

 

Gündem saçı başı dağınık tırnaklarını yiyip yağmur suyu içen meczup gibi.

Parça tesirli dualarla buğz cümlelerini cennet pembesi kıvamına gelinceye kadar yoğurunuz tarzında kıvamında mübarek tarifler veren dervişler de ortalıkta değil zaten .. Kendi nefesini kutsal esinti olarak pazarlayıp karınca fönüne bile rüzgar olamayacak hocalar mı ararsın, hurma yağıyla secde nasırını yağlayan adamların keyifli tatil planlarına gark olmuş hallerini mi yazarsın? Öyle yorucu ki… Tam sosyolojik atışlar yapacağın konulardan potbori yapmaya kalkıyorsun .. Canlının biri kalkıyor izbesinden bir laf sallıyor ..

Bir tiyatrocu.. Tuncer Yığcı. Tanımam etmem. Hani sahne tozu yutmak diye bir tabir vardır. Bunlar için söylenen kasmaca güncel bir deyim varsayalım. Sahne tozunu gazozla harmanlamış asidi akşamdan kaçmış adamdan ne bekliyorsunuz? Vicdanı askıya alınmış omurgası çalıntı bir hesap gibi .. ve bunu da doğrulayacak bir laf etmiş.. Şöyle akıtmış salyasını “ İktidar için ölene şehit değil, … yoluna giden niyazi denir” demiş.. İşte şehadet şerbetiyle işkembe suyu arasındaki fark neyse bu adamla bir şehidin cüsse farkı o .. Bunlar ne yiyorlar ne içiyorlar bilmiyorum ama.. Ruhlarının şereften beslenmediği kesin. Bunların ruhları bir deri bir kemik!

Lafa buyuralım.. İktidar için ölene!!  Pardon.. Çanakkale Şehitleri kimin için öldü..  Bu canlının keyfine göre şehit tanımı yapılsa, vatana toprağa kurşun sıkıp devrim geyiği yapıp havaya masum uçuran canlı bombalar şehit. Bunlar nasıl insan? Öyle ki o nefretin vücut bulduğu cüsseye ancak genel anestezi sonrası bakabilirim. Çok düşündüm. Cümlelerimi leş arşivine atma pahasına bu cüsseye laf giydirmeye değer mi diye?

 Niyazi işlerine bakan sensin gideceğin yerin ….. şehitlere sıçratma!

 Bu tarz cümleleri genelde Yılmaz Özdil kuruyor o usta sen stajyer gübreci takılır gidersiniz böyle.  Yazın böyle  yazın  ki törpülenmemiş vicdan fönsüz nefret o kafada nasıl bozulmadan nasıl durabiliyor en dağınık halimiz için şükür secdesine kapaklanalım.. Kaç tane Niyazi tanıyorsun.. Bakkal Niyazi, Kuaför Niyazi, Hayran Niyazi.. Yahu senin kursağınla vakumladığın ota  Niyazi dediklerinin tırnağının arasındaki ekmek tükürür be!  O anaların feryadı senin tamponu serip oturduğun senin car carınla mahalle yazarlarına manşet verdiklerinin  kahkahasını, ağızlarınıza tıkasın!

Niyazi'ymiş. Sen ne anlarsın yüreğiyle toprağa kapaklanıp oğlunun saçlarını ağıtlarına dolayan o anaların halinden! Sen kim olabilirsin! Eli belinde sokak sahneleriyle terleyen sen, alınterini sayıp oğlunun eline veren babanın halinden ne anlarsın! O ettiğin cümle tez değil ancak lisansüstü tezek konusu olabilecekken cüssende bayatlayan vicdanına ki o vicdan senin ayıbındır o ayıbı örtücü çuval ara! Ara ki senin gibilere katlanabilen portatif millet biz olalım! İşte siz böylesiniz! Beyinleri allı güllü fistan paçalı, ana kaporta rüzgar yiyince beyin paçaları görünen entel güllü kıvamında gezenler! Hay Allah.. Onların kazandığı helal ekmek bayatlamaz lakin sizin gibi bayatlamış adamlar böylesine ufalanır tavuğun bile tenezzül etmeyeceği kendine kıyılmış yem olursunuz yem!

Hadi sen şimdi yaylan! Git Niyazi'lere halt bile olamayacak o cümleni anlat! O iri kıyım küstahlığınla gurur duy! Sen Niyazilerinle ilgilen biz de niyazları seni boğacak olan o anaların duasına amin diyelim.. Bizden uzak ol Niyazi'lere yakın.

Esra Elönü - Haber7.com